5. Avrupa Asfalt ve Bitüm Kongresi, 13-15 Haziran 2012, İstanbul

ASMÜD’ün 1999 yılından bu yana üyesi olduğu Avrupa Asfalt Üstyapı Birliği - EAPA ile Avrupa Bitüm Birliği-Eurobitume tüm dünyadan özellikle de Avrupa’dan yol, asfalt ve bitüm endüstrisiyle ilgili tüm tarafların buluşmasını sağlamak üzere her dört yılda bir Avrupa Asfalt ve Bitüm (Eurasphalt & Eurobitume) Kongrelerini düzenlemektedir. Bu kongrelerin 5.’si ASMÜD’ün girişim ve çabaları sayesinde 13-15 Haziran 2012 tarihlerinde ülkemizde, bir ilk olarak İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayında gerçekleştirilmiştir.

Yol, asfalt ve bitüm konularında yeni bilgilerin, teknolojik gelişmelerin, düşünce ve görüşlerin paylaşıldığı uluslar arası bir platform olarak ünlenen E&E Kongresinin bu yılki teması günümüzün gündemi olan sürdürülebilirlik olgusuna odaklanmış ve “Sürdürülebilirlikte Başarının Yolu: ASFALT” olarak belirlenmiştir.

Sorumlu kaynak kullanımı ve çevreci ihaleler, asfaltın geri dönüştürülmesi, iklim değişikliğine uyum sağlama, enerji ve karbon, ılık karışım asfalt, sağlık ve çevre, dayanıklılık ve performans gibi konuların ele alındığı 5. Kongre’nin ilk iki ana oturumunda davetli uzman konuşmacılar bu konulara ilişkin değerlendirmelerini yaparak, en son gelişmeleri özetlemiş ve geleceğe yönelik fikirlerini beyan etmişlerdir.

Oturum başlıkları;

olarak belirlenen kongrenin teknik oturumlarında kongre konuları ile ilgili seçkin teknik bildiriler sunulmuş, katılımcılar bu konular hakkında detaylı olarak bilgilendirilmiştir. Her teknik oturumun başında moderatörler oturum başlığı ile ilgili kongreye sunulan bildirilerdeki temel mesajları ve ele alınan konuların önemli yönlerini katılımcılara aktarmışlardır.

E&E Kongrelerinin Türkiye Odak Merkezi olan ASMÜD; bu kongrenin organizasyonu ile ilgili tüm çalışmalarda aktif olarak yer almış, kongreyi üyelerine, Karayolları Genel Müdürlüğü’ne, üniversitelere, TÜPRAŞ’a, iletişim halinde olduğu sivil toplum kuruluşlarına ve dolayısıyla onların üyelerine duyurmuş, akademisyenler ile kamu sektöründe çalışan uzmanları kongreye bildiri gönderme konusunda teşvik etmek üzere bildirisi sunam seçilen bildiri sahiplerinin kongreye katılım bedellerni karşılayacağını açıklamıştır. Bu çerçevede, kongreye Türkiye’den çok sayıda bildiri gönderilmiş, 23 bildiri teknik komitece kabul edilerek kongre bildirileri arasında yer almıştır. Üyemiz Simge-Mat Grup tarafından hazırlanan “Asfaltın Sıcak Geri Kazanımı için Yeni Bir Metot” başlıklı bildiri sözel sunuma seçilmiş ve Sayın Emre Gencer tarafından Kongrenin beşinci oturumunda katılımcılara sözel olarak aktarılmıştır.

Ayrıca ülkemizden kabul edilen bildirilerden yirmisi poster olarak sunulmuştur. Bildirileri poster sunumuna seçilen kamu çalışanlarıyla 12 akademisyenin kongreye kayıt ücretleri ASMÜD ve üyesi firmalar tarafından karşılanmıştır. Derneğimiz uzmanlarınca hazırlanan üç bildiri de poster oturumunda sunulmuştur.

Kongrede verilecek mesajların ülkemizde geniş bir kitleye ulaşması için ASMÜD, üyelerinin desteği ile kongreye Karayolları Genel Müdürlüğünden 100'ü aşkın çeşitli düzeyde yönetici ve ilgili uzmanın katılımına sponsor olmuştur. Destek veren üye firmalarımızdan; Cengiz (15), Kolin (14), Mapa (10), Makyol (9), Onur Taahhüt (7) , HGG, Limak, Yüksel (5'er), Makimsan ve Özgün Yapı San. (4'er), Kalyon, Simge-Mat (3'er), Beğen, Fernas, Göçay, Kızılırmak, Tekno, Termopol (2'şer), Cemil Özgür, Mön, Nalbantoğlu, Nurol, Polat Yol Yapı ve Teta Mühendislik (1'er) olmak üzere toplam 102 kişiye sponsor olunmuştur. Ayrıca ASMÜD ile üyelerinden Eko, Eyak ve Özdemir firmaları verdikleri destekle çeşitli üniversitelerden akademisyenlerin kongreye katılımlarını sağlamışlardır.

Başta Avrupa olmak üzere ABD’den, Avustralya’dan ve Güney Afrika’dan ulusal asfalt birliklerinin üst düzey yönetici ve temsilcilerinin de aralarında olduğu yaklaşık 1000 kişinin katıldığı 5. Avrupa Asfalt ve Bitüm Kongresi’nin açılış oturumunu onurlandıran Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Sayın Binali Yıldırım'ın yaptığı açılış konuşması, özellikle yurtdışından katılan delegeler tarafından büyük bir ilgiyle izlenmiştir. Katılımcılar ülkemizin karayolu politikasını, yapılan yatırımları ve gerçekleştirilen projeleri çok başarılı örnek bir hamle olarak değerlendirmişler, Sayın Bakanın sıcak karışım asfalt ve bitüm konularına hakimiyetine hayranlık duyduklarını ifade etmişlerdir.

Kongre salonunun fuayesinde düzenlenen serginin açılış kurdelesi Sayın Bakanımız, Karayolları Genel Müdürü, ASMÜD, EAPA ve Eurobitume Başkanları tarafından kesilmiştir. Üreticiler ile kullanıcılar arasında doğrudan iletişimi sağlamak ve katılımcıların son gelişmeler ile yeni teknolojilerden haberdar olmaları için düzenlenen sergide, ülkemizden birçok firmanın stand kurmasına ve kongreye ilişkin çeşitli sponsorlukları üstlenmelerini teşvik eden ASMÜD, kongreye bu anlamda da büyük destek sağlamıştır. Üye firmalarımızdan İsfalt A.Ş. kongre resepsiyonu ve yaka kartları, Ösak A.Ş. kongre çantası ve not defteri gibi kırtasiye malzemeleri, Onur Taahhüt ve Simge-Mat ise reklam sponsorluğunu üstlenerek katkıda bulunmuşlardır.

Kongrenin başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesinde Derneğimizin sağladığı bu önemli katkılar için EAPA Başkanı bir teşekkür mektubu göndermiştir. Ayrıca, kongre sonrasında birçok katılımcıdan yazılı ve sözel takdir mesajları alınmıştır.

Kongre'nin Açılış Törenin'de T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, EAPA Başkanı Jean Luis Marchand ve Eurobitume Başkanı Alberto Madella tarafından yapılan konuşmaların özetlerine aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz. Ayrıca, “Sürdürülebilirlikte başarının yolu; Asfalt” temalı 5. Avrupa Asfalt ve Bitüm Kongresi kapanış oturumunda EAPA Teknik Müdürü, kongrenin yönetim, organizasyon ve teknik komite üyesi Egbert Beuving kongreyi özetle değerlendirerek sonuçlarını açıklamıştır. Sayın Beuving’in kongreyi değerlendiren konuşması özetine de aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

T.C. ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI BİNALİ YILDIRIM

EAPA BAŞKANI JEAN LUIS MARCHAND

EUROBITUME BAŞKANI ALBERTO MADELLA

EAPA TEKNİK MÜDÜRÜ EGBERT BEUVING’İN KONGRE DEĞERLENDİRMESİ

T.C. ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI BİNALİ YILDIRIM

“Kongrenin Asya ile Avrupa’nın birleştiği bir şehir olan İstanbul’da yapılmasından büyük bir memnuniyet duyduğumu belirterek dünyanın dört bir ucundan ülkemize gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyorum.

Eskiden şose yollarla başlayan yapım teknikleri çok değişip gelişti, artık amaç sadece erişilebilirlik değil, halkın talep ettiği; konfor, güvenlik, sürdürülebilirlik, çevre ve kalitedir. Sürdürülebilirlikle ilgili konular bu kongrenin de konusudur. Bu platformda uzmanlar; “gelişmiş ülkelerde neler oluyor?” ve “gelişmemiş ülkelerin ihtiyaçları nedir?” sorularına cevap aramak üzere bir araya gelerek bilgi ve deneyimlerini paylaşmaktadırlar. Buraya gelen katılımcıların her birinin bir başarı hikayesi var, bunlar paylaşılarak daha iyi bir dünya için neler yapılabileceği tartışılacaktır.

Yol aşktır, vuslattır… Yollar olmasa insanların yarısı açlıktan, yarısı susuzluktan ölürdü. Bu kadar hayati öneme sahip yolları insanlığın hizmetine bu sektör sunmaktadır. Bu konferansın ana teması, “Başarı için sürdürülebilir yollar”. Yol yapım teknikleri sürekli geliştirilerek daha çevreci, daha dayanıklı ve daha rahat yolların yapılması gerekmektedir. Bu kongrede sıcak asfaltın yanı sıra yeni bir teknik olan ılık asfalt ta konuşulacak.

Biz Türkiye Cumhuriyeti’nde ulaştırmadan sorumlu bakanlık olarak yaklaşık 110.000’e kişilik ekibimizle 9 yıldır Türkiye’de tıkanan damarları açıyoruz. Bu sürede 70 milyar dolarlık yatırımın %72’si yollar için harcandı, peki ne kazandık? 6100 km bölünmüş yolu 21 500 km’ye ulaştırdık, yani bölünmüş yol ağını 9 yılda üç katının üzerine çıkardık.

Bu tarihin en büyük yol yapım hamlesidir. Geçtiğimiz yıllarda Güney Doğu Avrupa ülkelerine yaptığım ziyarette “Bu yıl 2400 km bölünmüş yol yaptık” dediğimde, onlar sıfır hatası yaptığımı belirttiler. Evet!! Biz her yıl 2000-2500 km yol yaptık, bu gerçek bir başarı hikayesidir. Bu yolların üçte birlik kısmı sıcak karışım asfaltla kaplı, bu iş kolay değil. Buna ülkemiz insanının ihtiyacı vardı, söz verdik ve yaptık. Önceki yıllarda yılda 5 milyon ton asfalt dökülürken, bugün 20 milyon tonun üzerine çıktık. Türkiye bu üretimle Avrupa’da 3. sırada yer alıyor. Yollarımızda kalitenin artırılmasına yönelik faaliyetler devam ediyor. Bölünmüş yol çalışmalarıyla asfalt sektörü de büyümüştür, ekipman malzeme ve müteahhitlik firmalarının sayısı artmıştır. Asfalt üretimi ve uygulaması yapan firma sayısı 200’ü aşmış, asfalt üretiminde kullanılan plent sayısı ise 450’ye yaklaşmıştır.

Bu çalışmayla yolların performansı artırılarak olumlu sonuçlar alınmıştır, Ne kazandık? diye sorarsak;

Bir yılda;

sağladık. Bunu parasal olarak değerlendirirsek; çevreye yayılan emisyonlardaki azalmaya zaten paha biçilemez, zaman ve yakıt tasarruflarıyla 9,4 milyar TL yani 5,5 milyar Dolar kazandık. Bölünmüş yola ne harcadık? 35 milyar Dolar bunu 5,5’e bölersek, bu yollar 5 yıl içinde kendini amorti ediyor.

Diğer taraftan en önemlisi ölümlü trafik kazası sayısını azalttık. Bunun sağlanmasında yolun kalitesinin, akıllı ulaşım sitemlerinin ve insan faktörünün katkıları çok büyük. Son 5 yılda trafikte %100 artış olduğu, buna karşın kazalarda % 71, ölümlü kazalarda % 61 azalma olduğu tespit edilmiştir. 2003 yılında 100 milyon taşıt /km deki ölüm sayısı 5,72 iken, 2011 de bu rakam 3,37 oldu. AB ülkelerinin ortalaması 3 civarında. Yani halen işimiz var. Ancak biliyoruz ki, kazaların % 87’si sürücü hatasından kaynaklanıyor. Yolları yapmaya devam edeceğiz, ancak insanımızın eğitimine daha çok önem vereceğiz. Yolların kralı değil, kuralı olduğunu öğrenmeliyiz.

Bakanlık olarak 2009’da 10.Ulaşım Şurasını gerçekleştirdik. 2023 hedeflerini ortaya koyduk. Sosyoekonomik göstergeler açısından dünyanın ilk 10 ülkesi arasına girmek için ulaştırma alanında ulaşım modlarının optimizasyonuna ve modlar arası entegrasyona ihtiyacımız olduğunu belirledik.

Buna göre 2023’de;

6.000 km’lik sıcak karışım asfaltla kaplı yol ağımızı bugün 13 700 km’ye eriştirdik. Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023’de 70.000 km olan yol ağımız sıcak karışım asfaltla kaplanacak. Yani 10 yıl içinde her yıl 3000- 4000 km sıcak karışım asfalt kaplama yapmalıyız. Asfalt kaplama basit bir iş değil. Bitümle agregayı karıştır oldu değil, bu iş yolu yeniden yapmak kadar zor. Kötü yaparsan 2 gün sonra delik deşik olur.

“Bütün bu işleri nasıl yapacaksınız?” diye sorarsanız, “9 senede yaptıklarımız yapacaklarımızın ispatıdır” demiyoruz, altyapı yatırımları para öğüten ve para kazandırmayan bir sektör olarak görülüyor. Ancak yol olmadan hiçbir şey olmaz, önce altyapı yapın ki para kazanacak faaliyetleri yürütebilesiniz. Biz genel bütçe olanaklarının buna yetmeyeceğini biliyoruz.

Şimdiye kadar yaptığımız 70 milyar Dolar’lık yatırımın 10 milyar Dolar’ını yap-işlet-devret ve PPP ile yaptık. Ancak bundan sonra, bu finansman yöntemlerini daha çok kullanacağız. Para ülkelerin refahı ve geleceği için, daha güzel yollar yapmak için kullanılmalı. Vatandaş Newyork borsasına parasını yatırıp ne aldığını bilmiyor, sonrada balon patlıyor, her şey hayal; sonrada küresel kriz ortaya çıkıyor. Yol her durumda gerçek konforun olmazsa olmazıdır.

Türkiye iki kıtayı birleştiren ancak denizleriyle Avrupa, Asya ve Afrika’yı birbirine bağlayan bir ülkedir, yani kıtaların buluştuğu bir ülkedir. Doğu batı medeniyetleri arasında geçmişte barışı sağladığı gibi bugünde aynı nosyonunu devam ettiriyor. Ülkemizin coğrafi yapısı gereği doğu batı koridorları etkin olmuştur. Bunlar tarihteki ipek yolu, baharat yolu ana hatları.Şimdi gün, bu koridorları modern tekniklerle yaşatmak ve geleceğe taşımaktır. Bu kongre de bu hedefe hizmet adına bir toplantı olsun.

Ülkemizde doğu ve batı koridorları tamamlandı. Şimdi hedefimiz kuzey-güney koridorlarını açmaktır. Kuzeyde Karadeniz’ kıyısı olan ülkeleri Rusya, Ukrayna’yı Akdeniz’e dolayısıyla Afrika’ya eriştirmektir. Bu iş zor bir iş, sarp engebeli bir coğrafya var önümüzde. Halen 16 adet kuzeygüney koridorunda çalışmaktayız. Geçen ay 2 x 15 km’lik Obit tünelinin temelini attık. Bu dünyanın sayılı tünelleri arasında yer alacak.

Burada sözlerime son verirken bakanlığımız karayollarından kapsamlı bir katılımla burada olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Yurtdışından 700’e yakın uzman katılımcı burada. Bu kongreden beklentim;

Bu kongreyi düzenleyen EAPA ve Eurobitume Birliği'ne bu toplantının hayırlı olmasını diliyorum.

Misafirlerimiz ülkemize hoş geldiniz!

Bu kongrenin burada düzenlemesini sağlayan ve organizasyonda etkin rol oynayan ASMÜD’e teşekkür ediyorum. Kongrenin başarılı geçmesini temenni ederken misafirlerimizin dünya şehri açık hava müzesi İstanbul’u gezip görmelerini öneriyorum.”

EAPA BAŞKANI JEAN LUIS MARCHAND

“1973 yılında kurulan EAPA Avrupa Derneği faaliyetlerini Brüksel’den yürütmektedir. EAPA’nın 16 Avrupa ülkesinden asil statüde 16 asfalt derneği, 10 adet de firma üyesi mevcuttur. Bugün Avrupa’da yaklaşık 300 milyon ton asfalt üretilmektedir. Avrupa yol ağındaki yolların % 90’ından fazlası asfalt ile kaplıdır. Endüstrimizde hizmet veren 10.000 üzerinde firma asfalt üretim ve/veya serme-sıkıştırma işlerini yapmaktadır. Firmaların % 90’ı küçük ve orta ölçekli teşebbüsler olarak sınıflandırılabilir.

EAPA’nın amacı Avrupa’daki yolların yapım ve onarımında asfaltın etkin kullanılmasının teşvik edilmesidir. EAPA üyeleri için, sektörün önemli konularının tartışıldığı, en iyi uygulamaların ve bilgilerin paylaşıldığı bir platformdur. Bu kongrede bu ortamın oluşmasına imkan sağlayan çok önemli bir fırsattır. İstanbul’da artık geleneksel düşüncenin değişmesi gerektiğini daha iyi kavrayacağız.

Yol yapım teknikleri çok karmaşık bir hal almaya başlamıştır. Yeni tekniklerle ömür boyu maliyet, kaynakların korunması ve enerji tasarrufu gibi öncelikli konularda alternatif çözümler sunulmaktadır. Firmalar, müşterilerin farklı alternatifleri karşılaştırmaları için sistemler geliştirmektedirler. Karşılaşılan sorunların çözümleri ve cevapları hazır olmasına rağmen, günlük hayatı normal şartlarda devam ettirilebilmek için gerekli kamu talepleri tam karşılanamamaktadır. Bunun nedeni, müşterilerin mevcut potansiyeli kullanmıyor olmasıdır.

Paranın olmayışı bir açıklama olamaz, ayrıca firmalarda eskisine göre daha kanaatkar olabilmektedirler. Ancak firmaların yenilikçi teklifler sunmaları için serbest bırakılmaları ve müşterilerin gerçekte ne istediklerini bilmeleri gerekmektedir. Ancak, istenilen performansı ve servis düzeyini ölçecek ve tanımlayacak göstergeleri de yok. Ayrıca firmaların, gerçek müşteriler olan yol kullanıcılarının ve halkın istedikleri kalite ve güvenlik için harcanacak paranın ayrılmasıyla ilgili platformlarda bulunma ve tartışma fırsatı da yok. Bu nedenle, genellikle yerel idareler olarak adlandırılan müşterilere yardım edilmesi ve halka inşaatın yapılabilirlik maliyetleri ve hizmet seviyesi konusunda bilgi verilmesi, hem firmaların hem de profesyonel birliklerin görevi olmaya başlamıştır. Ancak mevcut finans kaynaklarıyla sağlanabileceklerin belirlenmesi için temel performans göstergelerinin bilinmesi gerekmektedir.

Üzerinde durulması gereken diğer bir konu da, gelecek yıllarda, makul şartlarda istenen bitüm kalitesine erişimin mümkün olup olmayacağıdır. Avrupa yol yapım marketi bakım işlerine yoğunlaşmıştır. Bu nedenle, asfalt dolayısıyla bitüm gereklidir. Gelecekte rafinerilerin bitümü üretip ve makul fiyata satacaklarından emin olmak için petrol şirketleriyle diyaloga geçilmelidir. Bitüm, petrol, motorin ve ısıtma yağlarına göre büyük bir avantaja sahiptir. Çünkü kimyasal kullanımı hariç asfalt üretiminde bitümün karbon molekülleri aynı kalmakta, CO 2’e dönüşmemektedir. Bu nedenle bitüm, kökeni petrol olmasına rağmen havaya CO 2 salmayan tek petrol ürünüdür. 2000 yılında Barselona’daki kongremizde yani 12 yıl önce, bitüm ve müteahhitlik sektöründe değişimlerin beklenmesi gerektiği ve küreselleşmenin olacağı vurgulanmıştı. Ayrıca, CO 2 emisyonu ve bitümlü kaplamalardaki enerji tüketiminden bahsedilerek, asfalt yapımında emisyonları ve buharları azaltmanın en etkin yolunun düşük sıcaklıkta asfalt üretimi olduğu belirtilmişti. Zaten o yıl içinde, bir ılık karışım tekniği icat edilmişti ve Almanya’da zeolitle ilk deneme kesimi yapılmış, daha sonra da Fransa ılık karışım uygulamaya başlamıştı. Bugün daha düşük sıcaklıkta asfalt üretmek için firmalar arasında rekabet başladı. Şimdi Avrupa’da 90- 140°C arasında ılık karışım asfalt üretimi için düzinelerce metot kullanılıyor.

Fakat bizler bu teknikler arasından hangisini geliştirmek istediğimizi henüz seçemedik. Müşterilerimize ılık karışım asfaltın avantajlarını yeterince açıklayamadık. Ilık karışımı, normal karışımla rekabet edebilir maliyetle üretmek için ekipmanlarımızı henüz bu tekniğe tam olarak adapte

edemedik. Kısaca henüz genel bir Avrupa stratejisi geliştiremedik. Bunu yapmalıyız ve uygulamalarımızın Amerika ile karşılaştırılması yararlı olacaktır. Amerikalı meslektaşlarımız 2002’de Avrupa’ya gelerek bizim icat ettiğimiz ılık karışım asfaltı keşfetmiş ve bitüm buharlarının azaltılmasında doğru bir çözüm olduğunu derhal anlamışlardır. 135°C altında bitüm buhar olmadığını bilen Amerikalılar, asfalt plentlerini gerekli ünitelerle modifiye ederek köpük bitüm üretimine uygun hale getirmişlerdir. Müşteriler isterlerse, diğer metotlarla da daha düşük sıcaklıkta asfalt üretilmektedir. Geçen yıl Amerika’da asfalt üretimlerinin % 30’u olan 100 milyon ton asfaltı ılık karışım tekniğiyle üretmişlerdir. Buna karşın Avrupa’da ılık karışım asfalt kullanım oranı %2’den azdır.

Gerçek şudur ki; Amerika ve Avrupa’nın bu konudaki hedefleri farklıdır. Avrupa, kanser ya da CO 2 emisyonuna takılıp kalmışken, Amerika buharlar sonucu oluşan tahrişe ve işçilerin memnuniyeti üzerine odaklanmıştır.

EAPA’nın son 20 yılda başardığı esas çalışma, IARC konusunda Kanser Araştırma Kurumu ve Birleşmiş Milletler Dünya Sağlık Örgütü'nün yürüttüğü projedir. 2002’li yılların ortalarında başlayan bu çalışmada; EAPA, Eurobitume ve CONCAWE (Avrupa Petrol Firmaları Organizasyonu'nun Çevre, Sağlık ve Güvenlik grubu) bir araya gelmiştir. Daha sonra NAPA ve Asfalt Enstitüsü'nün katılımlarıyla 2. Çalışma başlatılmıştır. Çalışmanın sonuçları 2010 yıl başında alındı. Bu projede, yüzlerce araştırma yapılarak bitüm üzerinde elde edilen tüm sonuçlar güncellendi. İlk sonuç 1987 tarihliydi, şimdi 8 ay önce IARC yeni bir bildirge yayınladı. Ancak nihai raporun bu yılın sonunda hazır olacağı tahmin edilmektedir.

Bu kongrede IARC bildirgesi hakkında bilgi verilecektir. Bizler artık yeni bildirgenin asfalt işleri açısından hem firmalar hem de profesyonel birlikler olarak anlamını daha iyi biliyoruz. Bu nedenle endüstrimiz bitüm penetrasyon indeksi konusunu daha çok konuşacaktır. Bu sonuçların asfalt işlerine nasıl adapte edileceği konusunda da bir rapor hazırlamamız gerekmektedir.

EUROBITUME BAŞKANI ALBERTO MADELLA

1996 yılından beri dünyada yolla ilişkili önemli etkinlikler arasında yer alan E&E Kongresinin bugün 5. randevusudur. Kongrede Avrupa’nın yanı sıra Afrika, Asya, Avustralya, Kuzey ve Güney Amerika’dan katılımcılar bulunmaktadır. 2012 E&E Kongresi'nin doğusu ve batısıyla iki kıtanın birleştiği bir şehir olan İstanbul’da yapılmasıyla uluslararası bir ortam sağlanmıştır. Bu heyecan verici gelişmiş şehir, Türkiye’nin gelecekte Avrupa’ya katılımda kilit bir öneme sahiptir. İnsanların temel gereksinimlerini ve tüm dünyaya seyahat özgürlüklerini sağlayan endüstrimizin bu töreninde çeşitli uluslardan insanları bir araya getiren bir platform olan İstanbul’un çok önemli bir buluşma yeri olduğuna inanıyorum.

Bu endüstri 2008 yılında yaptığı 4. Kongresinde “Yaşam için yollar” temasını işledi ve bugün bu temayı geliştirmek üzere, konuyu derinlemesine irdeliyor ve sürdürülebilirlik üzerine yoğunlaşıyor. Sürdürülebilirlik teması, 2008 yılından beri sosyal ve endüstriyel ihtiyaçlar ve gelişmeler dikkate alınarak seçildi. Bugün bu temayla ilgili faktörler incelenecek ve paylaşılacak. Kopenhag’da yapılan 2008 kongresinde, “Yol altyapılarının iyileştirilmesi”, “Sosyal ve çevresel talepler” ile “asfalt ve bitüm sektöründe teknik yenilikler” tartışılmıştı. Bugün 4 yıl aradan sonra, dünya yollarında çevre, sosyal ve ekonomiyle bağlantılı olarak sürdürülebilirlik üzerine odaklanacağız. Sürdürülebilirlikle ilgili her konuda ne yaptığımızı değerlendireceğiz. Sürdürülebilirlik, sonlu bir dünyada yaşadığımızı düşünerek endüstri olarak yaptıklarımızın gezegenimize ve geleceğine etkilerini fark etmektir.

Bizler halen 2000 yılında yapılan E&E kongresinde açıkladığımız değişimlerin dalgaları arasındayız. O kongrede Eurobitüm Başkanı Martin Calson, bitüm endüstrisinin, alternatif finansman yöntemlerinin, müteahhit-idare ilişkilerinin, sözleşme tekniklerinin ve çevresel konuların değiştiğini belirtmişti. 12 yıl önce konuşulan bu konular bugün artık global boyutta ele alınıyor. Tüm kıtalardan buraya katılımın olması bu değişimin bir ispatıdır. Yollar gelişen medeniyetin bir parçasıdır ve yollar medeniyetin temelidir. Sosyal, çevresel ve ekonomik ihtiyaçları karşılayarak ve seyahat özgürlüğünü sağlayarak medeniyetler gelişmeye devam edecektir. Şimdi gelişmelerin sürdürülebilir olması için genel sorunların çözülmesi gerekmektedir. Bu nedenle endüstrimizin yöneticileri kongrenin oturumlarında işlerinin geleceklerini yansıtacaklardır.

Rekabetçi bitüm ve asfalt endüstrisinin ulaşım altyapısının geliştirilmesi ve onarımında önemli rolleri mevcuttur. Hem özel hem de kamu sektöründe sürdürülebilirlik yönlendirici olmaya başladığından bir arada olmak durumundayız. Son 20 yılda hızla artan trafik ve özellikle ağır yük taşımacılığına karşın endüstrimiz, yeni ürünlerle stabiliteyi sağlayarak deformasyona karşı direnci artırmaktadır. Gürültü önemli bir sorun olmaya başlayınca, endüstrimiz özel bağlayıcılar geliştirmiş ve müteahhitler de idarelerin çevresel gereklerini karşılamak üzere yeni uygulamalarla bu gelişmeleri desteklemişlerdir. Bugün modern asfalt yolların daha uzun ömürlü ve çevreye dost yollar olduğunu düşünebiliriz.

Eskiden beri bitüm ve asfalt endüstrileri, müşterilerini ve sürücüleri memnun etmek için önemli talepleri teknik olarak karşılamaya çalışmaktaydı. Ancak şimdi karşılaşılan sorunlar değişti, yol idareleri dahil yol endüstrisi ve çevrecilerin CO 2 emisyon kontrollerine yönelik talepleri arttı. Aslında bu talep, küresel sürdürülebilirlik kavramıyla ortaya çıktı. Bu konu müteahhidi, ekipman imalatçısını, petrol endüstrisinde bitüm üreticisini, yeni teknoloji uygulayanları yani tümüyle yol endüstrisini ilgilendirmektedir. Ekonomideki gerilemeye rağmen, hava kalitesinin iyileştirilmesi ve sera gazı emisyonlarının azaltılmasında endüstrimiz üzerindeki baskılar artmıştır. Endüstrimiz, sürekli yeni teknolojiler geliştirerek üretim ve uygulamalarında CO 2 emisyonlarını azaltmayı hedeflemiştir. Çünkü CO 2 emisyon yasası sadece otomotiv piyasasıyla sınırlı değildir. Bu yasa, bitüm ve yakıt üretiminde oluşan emisyonlar açısından rafineri sektörünü derinden etkilemiştir. Bitüm endüstrisi olarak gittikçe artan bu çevresel kamu endişesini paylaşıyoruz ve amacımız sizin katkılarınızla çevresel etkileri azaltmak ve çevreyi iyileştirmek için sunulan sürdürülebilir üstyapı çözümlerini bu kongrede tartışarak öncü kuvvet olmaktır.

İnsanlardan kaynaklanan iklim değişikliği ve sera gazı emisyonlarını azaltma zorunluluğu açısından birçok çalışmanın yapılmasına rağmen, son yüzyılda atmosferdeki karbon dioksit 280 ppm’den 380 ppm’e yükselmiştir. Bunun büyük bir kısmının nedeni fosil kökenli yakıtlardır. Ancak bu artışta, nüfusun ve tüketimin artmasının yanı sıra ormanların yok olması önemli bir faktördür. Atmosferin ısınması ile ilgili kanıtlar (şimdilik 19.yüzyıldan bu yana 1°C’dan daha düşük seviyededir) sera gazının artışına bağlanmaktadır. IPPC (Uluslararası İklim Değişikliği Paneli) öngörülerine göre tedbir alınmazsa bu yüzyılda CO2 konsantrasyonu 1000 ppm'e yükselecektir. Bu nedenle bir kere daha altını çizmek istiyorum ki, iklim değişikliğine olan etkiyi minimum seviyeye düşürmek için endüstrimizin sürdürülebilirlik stratejisi zorunludur ve bu nedenle kongremizin esas teması sürdürülebilirliktir.

Sürdürülebilir büyümeye paralel olarak, bitüm ve asfalt endüstrilerimizin işçilikle ilgili sorunlarından bahsetmeliyiz. Sağlık ve güvenlik konuları endüstrimizin daima önemli konuları olmuştur. İlk E&E kongresinden (1996 Strazburg) beri işçilerin sağlık ve güvenliği konusundaki yenilikler dile getirilmiştir. Yıllar önce sağlık alanında birçok gelişmeler olmuş ve Avrupa Birliği düzenlemelerinden sonra 1996’da yapılan bildiriler tarih olmuştur. Bitüm ve asfalt endüstrisi işçilerin sağlığını korumayı öncelikli prensip haline getirmişlerdir.

1996 Kongresinde IARC çalışması (Uluslararası Kanser Araştırma kurumu ve Dünya Sağlık Örgütü) sunulmuştu. EAPA, Eurobitüm ve CONCAWE bir arada işçilerin maruz kaldığı bitüm buharlarının sağlık riskleri üzerinde çalışma başlatmıştır. Bugün endüstrimiz iyi bilinen REACH düzenlemesi ile işletilmektedir. Bu düzenlemeye göre; her madde üreticisi, bu maddeye maruz kalan işçilerin karşılaşacağı riskleri değerlendirmekle sorumludur. Sorumlu bir yaklaşım olarak endüstrimiz bitüm buharının sağlık üzerine etkilerini araştırmak üzere birçok bilimsel araştırma yaptırmıştır.

Sürdürülebilirlikle bağlantılı olarak yapılan yenilikler ve işçi sağlığı ile ilgili alınan tedbirlerle endüstrimiz değişmiştir ve hem bitüm hem de asfalt endüstrisinde yeni alternatif öneriler gelmektedir. Yeniçağın mucizeleri, gelecek yılları şekillendirecek olan ılık karışım asfalt ve diğer teknolojilerdir. Sürdürülebilir yenilikler kongre yürütme komitesinin amacıydı ve küresel sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda bildirilerin hazırlanması istendi. Bu hedefler;

Bu hedefler doğrultusunda tespit edilen konular, bu kongrede düzenlenecek sekiz oturumda ele alınacaktır. 2012 E&E kongresinde yeni yaklaşımlar, yeni öneriler, uluslararası yol kuruluşlarının keşfettiği bilgiler ve ayrıca mevcut ekonomik ortamda sorunlar ve tereddüt edilen konular tartışılacaktır.

Kongrenin her oturumunda sunulan bildirilerin tamamı endüstrimizin uzmanları tarafından özetlenecektir. Bu kongreye 267 bildiri sunulmuştur. Burada kongrenin yürütme, organizasyon ve teknik program komitesine bu oturumların hazırlanmasına gösterdikleri çaba için teşekkür ederim.

Bu kongre EAPA-Avrupa Asfalt Üstyapı Birliği ile başkanı olmaktan gurur duyduğum Avrupa Bitüm Birliği- Eurobitume’ün yakın ve ortak işbirliğinin eseridir. Bu iki birlik kongre organizasyonlarında büyük bir geçmişe sahiptir. Birçok ortak projede oluşturduğumuz bu ortak çaba bizi başarılı bir geleceğe taşımaktadır ve bu durum sorunların çözülmesinde de yardımcı olacaktır.

EAPA TEKNİK MÜDÜRÜ EGBERT BEUVING’İN KONGRE DEĞERLENDİRMESİ

Her 4 yılda bir yapılan Avrupa Asfalt ve Bitüm kongreleri yayınlanan bildirilerle değerlendirdiğinde;

sunulduğu görülmektedir. Kongreleri bildiri sayısı açısından karşılaştırdığımızda; İstanbul’da yapılan 5.E&E kongresinde yayınlanan bildirilerin sayısı, E&E kongrelerinin rekoru olan Barselona’daki bildiri sayısına neredeyse eşittir.

Kongrenin her bir oturumda yapılan konuşmalardan vesunulan bildirilerden aşağıdaki sonuçlara varılmıştır.

Oturum-1 Yolların sosyal etkileri ve sorunları

Konuyla ilgili olarak Türkiye’den Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Danışmanı Sayın Prof. Dr. Mustafa Karaşahin yaptığı konuşmada;

vurgulamıştır.

Oturum-2 Yol altyapısının yapımı ve bakımının finansmanı

Fransa'nın önemli yol firmalarından Confiroute firmasının Genel Başkan Yardımcısı Sayın Andre Bruto Fransa yol altyapısı ve bakımının finansmanı ilgili olarak;

Norveç’ten Yol Federasyonu Politika Müdürü Sayın Vilrid Femoen; “Yolların pozitif etkileri - Dünya çapında karar vericiler yol altyapılarına gerekli önemi veriyorlar mı?” konulu konuşmasında;

Nynas Bitüm Pazarlama yöneticisi Sayın Siobhan McKelvey ise iletişim ve sosyal medya konusunda;

Oturum 3- Sağlık ve güvenliğin iyileştirilmesi

British Petrol-BP’den Carl Robertus;

belirtmiştir.

Bu oturumda sunulan bildirilerde gürültü seviyesi düşük olan aşağıdaki asfalt tiplerinden bahsedilmiştir;

Ayrıca konuyla ilgili olarak aşağıdaki hususların da önemi vurgulanmıştır:

Oturum 4-Sürdürülebilirlik, enerji kullanımı ve iklim değişikliği

Hollanda Ulaştırma ve Navigasyon Merkezinden Sayın Jan van der Zwan; “Asfalt yolların karbon ayakizi nasıl azaltılır” konulu konuşmasında;

olduğunu ifade ederek konuyla ilgili birçok uygulama örneklerinin olduğunu ifade etmiştir.

Bu konunun bir tehdit olarak değil başarılması gerekli bir zorluk olarak algılanması gerektiğini de vurgulamıştır.

Almanya Federal Karayolu Araştırma Enstitüsü-BASt’dan Rudi Bull-Wasser ; “Asfalt yolların iklim değişikliğine adaptasyonu-Yol otoritelerinin görüşleri ve ihtiyaçları” konusunda aşağıdaki yorumları yapmıştır;

Oturum 5- Kaynak kullanımı ve geri kazanım

İngiltere’den Atık ve Kaynaklar Eylem Programı-WRAP’dan John Barrit ; “Kaynak yeterliliği, mevzuat ve geri kazanım” konusunda;

vurgulamıştır.

Agrega endüstrisinin sürdürülebilirlik bölümü başkanı Shamir Ghumra ise,”Sorumlu kaynak kullanımı ve çevreci ihaleler” konusunda;

Oturum 6- Ilık ve düşük sıcaklıklı asfalt

Bu oturumda sunulan bildirilerde aşağıdaki konular üzerinde durulmuştur;

Oturum 7- Bitümlü bağlayıcılarda durabilite ve performans

Sürdürülebilirliğin en önemli faktörlerinden biri olan durabilite ve performansla ilgili olarak bitümlü bağlayıcılar konusunda düzenlenen bu oturumda sunulan bildirilerle özetle aşağıdaki konulara dikkat çekilmiştir:

Oturum 8- Bitümlü karışımlarda durabilite ve performans

Hollanda Delf Teknoloji Üniversitesi'nden Prof. Dr. Andre Molenaar “ Bitümlü karışımlarda durabilite ve performans” konusunda aşağıdaki mesajları vermiştir:

Bu oturumda sunulan bildirilerde aşağıdaki konular üzerine yoğunlaşılmıştır;

KONGRENİN GENEL SONUÇLARI

 

Harekete geçmeliyiz!

Yol idareleri daha yüksek kalite istiyorlarsa, talep etmelidirler.

Harekete geçmek için alışkanlıklarımızı değiştirmeliyiz, ve “EVET YAPABİLİRİZ DEĞIL, HEMEN YAPIYORUZ” ilkesini benimsemeliyiz.

 

Powered by Sisyön